Küba Devrimi bize ne anlatıyor?
Fidel Castro ve devrimciler neyi başardı?
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ambargo hatta Kübalıların ifadesiyle ablukaya rağmen neden Küba’yı deviremedi?
Küba’daki siyasal düzeni anlamak Türkiye için neden önemli?
Sağlık ve eğitim alanında Küba’da neler yapıldı?
Küba halkıyla ilgili yayınlanan haberler, sosyal medyadaki paylaşımlar bir kara propaganda mı yoksa Küba halkı sosyalizmi istemiyor mu?
Bu hafta Ayraç programında sorularımızı “Küba Yenilmeyecek” kitabını yazan Gazeteci Mustafa Kemal Erdemol yanıtlıyor. Küba’nın direnişiyle ilgili Erdemol, “1959 yılından bu yana alt yapısını oluşturmuş, ABD’nin burnunun dibinde olmanın gerçeğiyle sistemini ona göre ayarlamış bir ülke, Küba. Halkının güvenini sağlamış, yönetimle kendi kendini yönetme şansını hatta biraz daha farklı bir kavramla söylemek yanlış olmaz zevkiyle baş başa kalmış bir halk. ABD’nin en önemli sorunlarından biri, Küba’daki sistemi devirmek veya kendine uygun hale getirmek. 61 yıldır bunu başaramadı.” diyor. Pandemi sırasında yaşanan sıkıntıların nedeninin ablukadan kaynakladığını anlatan Erdemol, Küba’nın devrimin ilk on yılında kendi ilaçlarını yaptığını belirtiyor. Ülkenin Covid-19 salgınına karşı da üç aşı geliştirdiğini ancak yeni çıkan varyantlara karşı yeni aşı için gerekli malzemenin ambargo nedeniyle temin edilemediğini, insanların isyanının da bundan kaynaklandığını söylüyor.