“Tek Çin' gibi temel meselelerin yanı sıra kendi ulusal egemenliği ve halkının refahı karşısında, başka bir ülke daha tarihin doğru tarafına doğru bir adım attı. Honduras Devlet Başkanı Xiomara Castro, salı günü Twitter'da, ülkenin dışişleri bakanına Çin Halk Cumhuriyeti ile resmi ilişkilerin açılması talimatı verdiğini açıkladı.
Dünyada sadece bir Çin var, Taiwan Çin topraklarının devredilemez bir parçası ve Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti, Çin'in tamamını temsil eden tek yasal hükümettir. Bu, uluslararası hukuk tarafından tanınmaktadır ve uluslararası toplumun evrensel fikir birliğidir. Peki, neden bir avuç ülkenin kafası hala karışık? Çin Siyaset Bilimi ve Hukuk Üniversitesi Latin Amerika ve Karayipler Bölgesi Hukuk Merkezi'nin icra direktörü Pan Deng Global Times'a verdiği demeçte, en büyük sebep olarak Çin'den binlerce kilometre uzakta bir ülke olan ABD’yi gösterdi.
ABD BENCİLLİĞİNİN BEDELİ
2021 Honduras seçim kampanyaları sırasında Castro, Çin ile ilişkileri geliştirme isteğini dile getirdi. Ancak ABD, seçim başlamadan önce ülkeye üst düzey bir heyet göndererek, Washington'un Honduras'ın Taiwan adasıyla 'diplomatik' bağlarını sürdürmesini beklediğini açıkça ortaya koydu. Tam da ABD'nin müdahalesi nedeniyle, bazı ülkelerin liderlerinin doğru kararlar vermeleri engelleniyor. Ancak, böyle bir Amerikan müdahalesi Çin anakarasının çıkarlarına zarar veriyor mu? Honduras gibi ülkeler ve kendi halkları, Çin'in geniş pazarından ve Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin kalkınma temettülerinden uzaklaştırıldı. Pan, bu ülkelerin ve insanların ABD'nin bencilliğinin bedelini ödediğini söyledi.
2023, Monroe Doktrini'nin 200. yıldönümüdür. ABD, Latin Amerika'yı 'arka bahçesi' olarak görerek, bölge ülkelerini müdahale, baskı ve kandırma yoluyla ABD'nin iradesine göre davranmaya zorlayarak dünya çapındaki diğer ülkelerle dostane iş birliği yapmalarını engelleyerek bu doktrine bağlı kalmaktadır. Yüksek eşitsizlik ve düşük büyüme ile boğuşan Latin Amerika, uzun zamandır acil kalkınmaya ihtiyaç duyuyor. Ancak en yakın komşusu ABD, bölgeye kalkınma fırsatları sağlamadı. Washington'un bölgeye sunduğu şey, bazı hükümetleri yıkma ve renkli devrimleri kışkırtma girişimleridir.
ABD VE ÇİN’İN TARZLARI FARKLI
Taiwan sorununa gelince, ABD tarafından 2020'de kabul edilen TAIPEI Yasası, Washington'un 'Taiwan'ın güvenliğini veya refahını baltalamak için ciddi veya önemli adımlar atan ülkelerle ekonomik, güvenlik ve diplomatik angajmanını değiştirmeyi' düşüneceğini öngörüyor. Gözlemciler, Taiwan adasıyla bağlarını kesmek isteyen ülkeleri korkutmak olduğunu belirtiyor. Ancak bu ülkeler Taiwan adasıyla 'diplomatik' ilişkilere sahip olsalar bile, egemenliklerini ne ABD'ye ne de adaya satmadılar. Kendi seçimlerini yapabilmeleri gerekiyor.
Çin ise bambaşka bir tarz sergiliyor. Beijing’de Suudi Arabistan ile İran arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlatıldığının beklenmedik bir şekilde duyurulması bunun kanıtıdır. Çin, uluslararası topluma grup siyasetinden ve zorla Batılılaşmadan farklı, ancak adalet ve hakkaniyete sahip bir yaklaşım sunuyor. Gelişmekte olan ülkeler, Küresel Güney ve ABD'nin müdahalesinden bıkmış ülkeler şimdi Çin'in diplomatik felsefesi ve pratiği aracılığıyla parlak bir gelecek görüyorlar. Çin, yapıcı küresel kamu mallarına katkıda bulunma yeteneğini göstermiştir. Giderek artan sayıda ülke, zamanla, Çin ile ilişkilerin yanı sıra Çin hakkında yeni bir anlayış oluşturmuştur. Fudan Üniversitesi'nde profesör olan Shen Yi Global Times'a verdiği demeçte, “zamanın trendi budur” diye konuştu.
TAWIAN KARTINDAKİ HİLELER TÜKENDİ
ABD, Taiwan kartını oynamayı bırakmayacak. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy, Taiwan bölgesel lideri Tsai Ing-wen ile Kaliforniya'da transit geçiş sırasında buluşmayı planladığını söyledi. Gözlemcilere göre, Honduras'ın Salı günkü açıklamasından sonra, iki taraf ne kadar büyük bir gösteri yapacaksa da, toplantı sadece küçük palyaço şovu gibi görünecek.
Bir duraklama ziyareti sırasında yapılan bir toplantı, ABD ve Taiwan ayrılıkçı güçlerinin eski bir hilesidir. Pan, Washington'un Taiwan kartını oynama konusundaki hilelerini tükettiğini gösterdiğini söyledi. Toplantı yeri açıklanmadan önce, Taiwan adasında yapılan bir anket, Taiwan sakinlerinin yüzde 85'inin McCarthy'nin adaya ziyaretini desteklemediğini gösterdi. Bu ezici sonuç, ABD'nin tek Çin politikasının içini boşaltma stratejisinin Çin anakarası için istediği sıkıntıları kışkırtmadığı, Taiwan halkının kalplerini ve zihinlerini kaybettiğinin canlı bir örneğidir. Daha da önemlisi, ABD, Taiwan adasının geri kalan 'diplomatik müttefiklerinin' zamanın eğiliminin ne olduğunu ve tarihin doğru tarafında hangi yolun olduğunu düşünmelerini artık durduramaz.