CGTN
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, yaklaşan Amerika Kıtası Zirvesi’nde, “Yarımküre için Sürdürülebilir, Esnek ve Eşit Gelecek İnşa Etmeye” odaklanmayı taahhüt etti. Ancak planlama tartışmaya açık durumda ve Latin Amerika ile Karayip Adaları ülkelerinin bazı liderleri, bu büyük etkinlik için henüz resmi davet almadıklarından yakınıyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Küba, Nikaragua ve Venezuela liderlerine davet göndermeyi reddetti. Açıkçası, New Jersey’den Demokrat ve Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Senatör Robert Menendez, Beyaz Saray’ı, bu üç ülkenin zirveye katılımını engellemesi için sindirdi. Menendez, Havana karşıtı Küba asıllı bir Amerikalı siyasetçidir. Biden yönetimi Menendez’in taleplerine boyun eğdi, ancak bu Arjantin, Bolivya, Honduras ve Meksika ile birkaç Karayip adaları ülkesi liderlerinin, batı yarımküredeki bütün ülkelerin liderlerinin resmi davetiye almaması halinde zirveyi boykot edecekleri tehdidiyle ters tepti.
Bununla birlikte, zirveye bir hafta kalmışken hâkim olan kafa karışıklığı, Biden yönetimi altında ABD dış politikasının diğer bir başarısızlığını gösteriyor. Los Angeles, ABD’de en fazla sayıda Latin Amerikalı göçmen toplumlarının yanı sıra Hollywood’un ışıltısı ve cazibesine ev sahipliği yapıyor. “Melekler Şehri”nin büyüleyiciliğine rağmen, Biden’ın büyük planları muazzam oranlarda başarısızlığa dönüşüyor.
ABD’NİN SÜPER GÜÇ STATÜSÜ DÜŞÜŞTE
Başkan Biden, Washington’ın Latin Amerika üzerindeki etkisini yeniden düzeltmeye çalıştı, ancak bunun yerine zirve, ABD’nin süper güç statüsünün düşüşte olduğunun işaretlerini gösterebilir. Biden’in, uyumlu ve “kazan-kazan” zirvesine ev sahipliği yapmada başarısız olması, dünyaya zayıfladığı görüntüsü verecek. Yine de ABD’nin Latin Amerika konusundaki sözde uzmanları, feci sonuçları idrak etmek için uğraşıyor. Washington’ın, Latin Amerikalı liderler için kırmızı halı sermesini salık vermekten ziyade uzmanlar, fikir ayrılığına yol açan ve küçümseyici yaklaşım sergiliyorlar. Bir medya haberine göre, Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde Amerika Kıtası Programı’nın kıdemli üyesi Ryan Berg, “Onların yeterli zamanları olmamasının hiçbir bahanesi olamaz. Bu bizim (ABD) bölgesel gündemi belirlememiz için bir şans. Bu büyük bir fırsattır. Ve korkarım bunu değerlendiremeyeceğiz.” dedi.
Biden yönetiminin, “bu fırsatı değerlendiremeyeceği” uyarısı, sıcak ve samimi olmaktan ziyade tehditkâr gibi görünüyor. Beyaz Saray’ın hak görme duygusu ve küstahlığı, batı yarımküredeki birçok bölge liderinin Amerika Kıtası Zirvesi’ne katılma konusunda niçin bu kadar gönülsüz olduğunu açıklayacaktır. Çoğu durumda, ulusal liderlerin zirveleri iyi ve çok önceden planlanır. Organizatörler etkinliği açıklamadan önce bütün önemli detayları sonuçlandırır. Ancak bu sefer Biden yönetimi senaryoyu tersine çevirdi ve yanlış bir şekilde, bölgesel liderlerin yaklaşan zirve konusunda kendilerine haber verilmeden katılmalarından çok mutlu olacaklarına hükmetti.
ABD DIŞ POLİTİKASI BÖLGEDE ÇÖKTÜ
Bu arada, Latin Amerika ve Karayip Adaları liderlerinin tepkisi, aynı zamanda ABD dış politikasının bölgede çöktüğünü ortaya çıkardı. Washington’ın güney komşularına zorbalık yaptığı günler aniden sona erdi ve belki de bu batı yarımküredeki bütün ülkelerin güçlendirilmesi için iyi bir dönüm noktasıdır.
Ek olarak, Amerika Kıtası Zirvesi’nin ev sahibi olarak Los Angeles kenti cazibesini yitiriyor. Los Angeles’ın, Amerikan rüyasının sembolü olarak dimdik ayakta durduğu bir zaman söz konusuydu, fakat kentin görkemli günleri artık yok. Los Angeles’a yakından bakıldığında, yüksek suç oranlarıyla uğraşan, birçok yoksul mahallenin ve evsiz insanlar yığınlarının olduğu bir büyük kent göreceksiniz.
Biden yönetimi, potansiyel olarak başarısız bir Amerika Kıtası Zirvesi’nin uyarı işaretlerini dikkate almalıdır. Büyük bir ülke gerileme safhasına girdiği zaman, o ülkenin hükümeti karşı karşıya kaldığı güçlüklerle baş etmek için güçlü şekilde mücadele edecektir. Durum, Washington’daki yetkililer ve diplomatların daha fazla alçakgönüllü olmasını gerektirecektir.
