Haber: Gökhun Göçmen
Çin ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında dördüncü kez üst düzey diplomatlar görüşmesi yapıldı. Lüksemburg’da sona eren görüşmede Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komite Siyasi Büro Üyesi ve Merkez Komite Dış İlişkiler Direktörü Yang Jiechi ile ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jack Sulliavan heyetlere başkanlık etti.
Washington yönetiminin Taiwan Adası başta olmak üzere Asya-Pasifik hattında gerilimi yükselttiği döneme denk gelen görüşmede Çin heyeti, ABD’ye dönük uyarılarını yineledi. ÇKP Merkez Komite Dış İlişkiler Direktörü Yang Jiechi, ABD’nin Taiwan konusunda hayale kapılmaması gerektiğinin altını çizerek kırmızı çizgilerin çiğnenmesi durumunda taraflar arası ilişkilerin temelden sarsılacağını söyledi.
“SÖZLERİNE SADIK KAL” ÇAĞRISI
Yang “ABD, Çin’i kuşatmak için Taiwan’ı kullanmaya başladığı ve Taiwan’daki otoriteler de bölücülükte ABD’ye bel bağladığı için risk büyümeye devam ediyor.” diye konuştu. ABD Başkanı Joe Biden’ın Soğuk Savaş peşinde olmadıkları, ittifakların Çin’i hedef almadığı ve Taiwan’ın bağımsızlığını desteklemedikleri yönündeki beyanatlarını anımsatan Yang Jiechi, Beyaz Saray’ı sözlerine sadık kalmaya çağırdı.
Taraflar arasındaki zirveyi Global Times gazetesi için yorumlayan Renmin Üniversitesinden Profesör Diao Daming “ Çin ve ABD ilişkileri kritik bir yol ayrımında ve görülüyor ki ABD yanlış yolda ilerlemekten vazgeçmeli. ABD için Çin ile ilişkileri doğru biçimde düzenlemek acil bir gereklilik.” ifadesini kullandı. Yang ve Sullian 15 aylık süre kapsamında 3 kez bir araya geldiler. Görüşmelerin ilki mart 2021’de Alaska’da, ikincisi ekim ayında İsviçre’de ve üçüncüsü mart 2022’de gerçekleşti.
ABD’NİN STRATEJİSİNE AÇIKÇA MEYDAN OKUMA
Çin ve ABD arasındaki dört saatlik görüşmenin Singapur’daki Shangri-La Diyalog toplantısının ardından gelmesi dikkat çekti. Uluslararası Stratejik Çalışmalar Enstitüsü’nün tertip ettiği ve ABD Savunma Bakanı Llyod Austin’in de hazır olduğu toplantıda Çin Savunma Bakanı Wei Fenghe, “Birileri, Taiwan’ı ülkemizden koparmaya cüret ederse Çin, ne pahasına olursa olsun savaşmaktan çekinmeyecektir. Hiç kimse Çin ordusunun kararlılığını, iradesini ve gücünü hafife almasın.” ifadelerini kullandı.
Beijing yönetiminin Taiwan konusunda ABD’ye verdiği mesajları CRI Türk için değerlendiren Dr. Barış Adıbelli ise şunları kaydetti:
“Çin Savunma Bakanı’nın toplantıda yaptığı konuşma çok dikkat çekiciydi. Sıradan bir görevli değil, Savunma Bakanı olarak askeri kanadın görüşlerini paylaştı. Taiwan’a yönelik bağımsızlık girişimlerine karşı tek fert kalana kadar savaşacaklarını duyurdu. Taiwan’ın Çin’in eyaleti olduğu konusunda ısrarlı vurguda bulundu. Bu söylem açıkça ABD’nin son dönemde bölgedeki Taiwan merkezli stratejisine açıkça bir meydan okumaydı. Aynı zamanda bunu tüm dünyaya bir ültimatom olarak okudum. Çin, ‘Taiwan benim kırmızı çizgimdir, birincil önemdedir ve ulusal güvenlik meselesidir. Dolayısıyla Taiwan’ın Çin’den kopartılmasına dönük her eylemi casus belli (savaş nedeni) sayarım ve kanımın son damlasına kadar savaşırım’ mesajı verdi. Çin bu mesajları sadece ABD’ye değil, aynı zamanda Japonya’ya verdi.”