Çin Ticaret Bakanlığı Sözcüsü internet üzerinden Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Xinjiang hakkındaki davranışı hakkında bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“ABD Gümrük ve Sınır Muhafaza (CBP) Kuruluşu, 21 Haziran’da ABD Kongresi’nde Xinjiang hakkında onaylanan yasa doğrultusunda Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nden tüm ürünlerin ithalatını “zorla çalıştırma” nedeniyle yasakladı. İnsan haklarının bayrağını kullanarak tek taraflılık, korumacılık ve hegemonya uygulayan ABD, piyasa kurallarını ciddi bir şekilde bozarak Dünya Ticaret Örgütü’nün prensiplerine aykırı olan eylemlerde bulunuyor. ABD’nin davranışı, klasik ekonomik baskı olarak Çinli ve ABD’li firmaların ve tüketicilerin çıkarlarına büyük zarar veriyor. ABD’nin bu davranışı, küresel sektör zinciri ve tedarik zincirinin istikrarına yararlı olmadığı gibi dünya genelindeki enflasyonun gevşetilmesi ve ekonomik toparlanmasına da zararlı olacak. Çin, buna kararlılıkla karşı çıkıyor.
Aslında Çin yasasında zorla çalıştırmanın net bir şekilde yasaklandığı belirtildi. Xinjiang’da yaşayan farklı etnik gruplara mensup olan insanların istihdamları yüzde yüz serbest ve eşittir. Xinjianglıların çalışma hakkı hukuk temelinde güvence altına alınıyor. Xinjianglıların yaşam seviyesi sürekli yükseltiliyor. 2014 yılında Xinjiang’da kent ve kasabalarda yaşayanların yıllık geliri 23 bin yuan iken (3 bin 434 ABD Doları) 2021 yılına gelindiğinde 37 bin 600 yuana (5 bin 614 ABD Doları) kadar yükseldi. Kırsal bölgede yaşayanların yıllık geliri ise 8 bin 700 yuandan (Bin 299 ABD Doları) 15 bin 600 yuana (2 bin 329 ABD Doları) kadar arttı. 2020 yılının sonuna kadar Xinjiang’ın kırsal bölgelerindeki 3 milyon 60 bin yoksul nüfus tamamen yoksulluktan kurtuldu. Xinjiang’da mutlak yoksulluk sona erdirildi. Şu an Xinjiang’da pamuk tarlasının çoğunda çalışmaların yüzde 98’i makine ile yapılıyor. Bu sebeple sözde “zorla çalıştırma” asılsızdır. ABD’nin, “zorla çalıştırma” bahanesiyle Xinjiang ürünlerini tamamen yasaklaması, aslında Xinjianglıları emek ve gelişme haklarından yoksun bırakmayı amaçlıyor ve Xinjianglıların işsiz kalmaları hatta yeniden yoksulluğa düşmesine yol açabilir.
Gerçekler, ABD’nin amacının Çin imajını karalamak, Çin’in içişlerine karışmak, Çin’in gelişmesini engellemek ve Xinjiang’ın refah ve istikrarını bozmak olduğunu doğruladı. ABD, siyasi manipülasyon yapmayı ve gerçeği çarpıtmayı derhal durdurmalı, Xinjianglıların çıkarlarını ihlal etmeye derhal son vermeli ve Xinjiang hakkındaki bütün yaptırım uygulamalarını derhal kaldırmalı. Gerekli bütün tedbirleri alacak Çin, devletin egemenliği, güvenliği ve çıkarlarını korumakta ve Xinjiang’da yaşayan bütün etnik grupların yasal çıkarlarını savunmakta kararlıdır. Günümüzde dünya ekonomisi, yüksek enflasyon ve durgunluk sıkıntılarıyla karşı karşıya bulunuyor. ABD’den, sektör zinciri ve tedarik zincirinin istikrarı ve ekonominin toparlanmasına yararlı olan işler yaparak ekonomik ve ticari iş birliği için olasılık yaratmasını bekliyoruz.”
