CRI Türk Dış Haberler Servisi
Rusya’nın Ukrayna’ya düzenlendiği harekâtın altıncı ayında devam ederken, Moskova ve Batı başkentleri arasındaki rekabet hız kazandı. Rusya, Batı’dan gelen yaptırım dalgası karşısında Çin ve Hindistan gibi ülkelerle ticaretine hız verirken, para biriminin değerini korumayı başardı.
Yaptırım siyasetinin iflas ettiğini Batı’nın önde gelen yayın organları da kabul etmiş durumda. İngiltere’nin The Economist dergisi yaptırımların sonuçsuz kaldığını “Rus ekonomisi kendisini düzlüğe çıkarırken, Avrupa ekonomik durgunluğa girmek üzere.” cümleleri ile duyurdu. Rusya’yı Avrupa teknolojisi ve ürünlerinden mahrum bırakma yönetimi karşısında Moskova’nın rotayı Asya’ya çevirdiğini anımsatan dergi benzer politikaların Çin’e uygulanması halinde yaşanacak tabloyu “Eğer yaptırımlar dünyanın en büyük 11. ekonomisi Rusya’ya etki etmiyorsa, Çin’e hiçbir şey yapamaz. Çin de rotasını değiştirir ve yeni ticaret ortakları bulur.” ifadesi ile özetledi. Londra merkezli yayın organı Beijing yönetimin atacağı adımlar karşında yaşanacaklara ilişkin “Çin, ileri teknolojiden lityum akülerine, pilden ilaçlara her türlü ürüne ambargo koyar. Batı marketlerinde raflar boş kalır, kargaşa yaşanır.” öngörüsünde bulundu.
ALMANYA’DA FATURALARA YANSIYACAK
Rusya’ya dönük yaptırımların sonuçsuz kaldığı üzerindeki mutabakat kadar Avrupa’nın yaşadığı enerji krizi karşısındaki panik de dikkatlerden kaçmıyor. Enerji fiyatlarındaki yükselişin Almanya’da faturaya kilovat başına 2,419 cent yansıyacak olması tartışmaları beraberinde getirdi. Almanya’nın Tagesspiegel yayın organı artışın sadece doğal gaz kullanan hanelere yansıyacağını ve bunun bir çelişki olduğunu vurguladı. Tages “Doğal gaz tedarikinde yaşanacak kısmi bir kesintinin etkisi herkes tarafından hissedilecek. Öyleyse, sistemin kurtarılması neden herkesin finansmanına katkıda bulunacağı ve bütün toplumun sorumluluk üstleneceği bir görev olarak görülmüyor?” sorusunu yöneltti. Der Volksrant da benzer şekilde düşük gelirli grupların özel olarak desteklenmesi talep etti. Konuya ilişkin kaleme alınan makalede şunlar kaydedildi:
“Kötü yalıtımlı dairelerde yaşayan kiracıların -ki bunun sorumlusu onlar değil- elektrik faturaları için kışın bir üst sınır belirlenebilir mi? Ya da kış süresince aldıkları kiralar yarıya indirilerek, ev sahipleri dairelerin yalıtımını iyileştirmeye teşvik edilebilir mi? Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un şimdiden ciddi tedbirler aldığı Fransa, bu konuda bir rol model olabilir. Hollandalıların bir bölümünü, umulmadık derecede zor bir dönem bekliyor. Geçiştirilmemesi gereken bir sorun bu.”
İSPANYOL HALKI BANKALARA BORÇLANDI
Almanya’da faturalara yansıması beklenen doğal gaz fiyatları kadar Avrupa’nın geri kalan ülkelerinde de hane halkının artan borç oranı gazetelerin manşetlerinde yer alıyor. Eurotopics’in aktardığına göre İspanya’nın ABC kanalı “Haneler, beklenmedik veya tek seferlik giderleri karşılamak için her zaman borç para almıştır. Günümüzde ise İspanyol aileler, gündelik yaşam masraflarını karşılamak için borç para almak zorunda kalıyor. Tüketici kredisi başvuruları bir yılda yüzde beşten fazla arttı. Bu koşullarda, hanelerin borcunu artırmaktansa vergileri düşürmek daha iyi olur.” görüşlerine yer verdi.
Daily Telegraph, ise kamucu müdahale isteyenlere karşı serbest piyasaya sisteminde ısrar ederek şu değerlendirmeleri aktardı:
“Er ya da geç, arz ve talep arasındaki denge değişecek. Bu, tahmin ettiğimizden erken de yaşanabilir. Petrol fiyatları zirve yaptığında önceden de sıklıkla olduğu gibi piyasada işler tersine dönecek, petrol ve doğal gaz fiyatları düşecek. Piyasa mucizesini yine gerçekleştirmiş olacak. Ancak bu yalnızca imkân sağlanırsa, yani hükümetler tüketicileri sübvanse ederek ve üreticilerin kazançlarına el koyarak işe burunlarını sokmaya çalışmazlarsa mümkün olacak.”