Global Times / Jenny Clegg
İspanyanın başkenti Madrid'de toplanan NATO Zirvesi NATO'nun sözde “Rusya-Çin ittifakına” karşı Hint-Pasifik bölgesine artan ölçüde nüfuz etme girişiminin zemini hazırladı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra istikrarsız olan Asya iken Avrupa istikrar kalesi olarak durduğu için şimdi tam tersine tanık oluyoruz. Şimdi işler tersi gibi görünüyor. Bana Amerika Birleşik Devletleri (ABD) savaş ağaları ve savaş kışkırtıcıları dünyayı bölmeyi ve “otokrasilere karşı demokrasiler” vaazı vermeyi kesinlikle kafalarına koymuş gibi geliyor.
Dolayısıyla, sadece Avrupa'nın sadakatini istemiyorlar, aynı zamanda Latin Amerika ile Afrika'yı da bölmeye çalışıyorlar. Ve ABD, İngiltere ile Avustralya arasındaki askeri anlaşma olan AUKUS’un ilan edilmesi ASEAN için bir tür şok oldu. ASEAN’ın buna nasıl tepki göstermesi bekleniyordu ki? Çünkü AUKUS aslında ASEAN’ı bölgenin merkezi noktası olmaktan çıkarıyor. Dolayısıyla ABD hegemonyacılarının stratejisinin dünyanın farklı bölgelerinde böl ve yönet stratejisi olduğunu düşünüyorum ve Asya'nın bundan bağımsız olmadığını düşünüyorum.
NATO BİR PASİFİK GÜCÜ HALİNE GELİYOR
O zaman NATO bölgeye nasıl nüfuz edecek? İlk olarak, daha fazla askeri tesis ve bölgedeki farklı devletlere daha fazla ortak askeri tatbikatlar yaparak askeri olarak yapacak. Bütün bunlar “müşterek çalışma” dedikleri şeyi gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Bu örneğin, ABD'nin İngiliz uçak gemilerinden uçması ile birlikte askeri operasyonlar bakımından tutarlılık demek.
Ardından silah satışları ve askeri sanayi projeleri yoluyla nüfuz etmek. Bütün bunlar sadece AUKUS’u kullanmayacak, aynı zamanda Dörtlü Güvenlik Diyaloğu’nu (QUAD) -Hindistan, Japonya, Avustralya ve ABD- da kullanacak. NATO son birkaç yıldır Japonya, Güne Kore, Moğolistan ve Pakistan dâhil bir dizi barış için ortaklık anlaşması imzaladı. Tam şu anda, ya da daha çok NATO Zirvesi ile aynı anda, Hawai’de RIMPAC askeri tatbikatları yapılacak. Tatbikata katılanların yaklaşık yarısı NATO üyesi ya da ortağı değil. Bu şekilde NATO bir Pasifik gücü haline geliyor. Elbette, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda ve Hindistan Madrid'deki NATO Zirvesi’ne Çin’i kontrol altına alma yönündeki genişleyen strateji yönelimi onaylamak için davet edildi.
ABD DÜNYA LİDERLİĞİ İDDİASINI SÜRDÜREMİYOR
Üzerinde düşünmemiz gereken diğer şey, her şeyden öte, melez savaşlar çağında olmamız. Fiili askerileştirmeye karşı bir direnişin olduğu yerde AUKUS askeri merkezi etrafında yaratılmakta olan bütün bir ağlar dizisi var (Beş Göz, gibi istihbarat paylaşımı ağları, yeni teknolojilerin araştırılması ve geliştirilmesi, yapay zekâ, kuantum işlem, siber güvenlik, yeni tedarik zincirlerinin yanı sıra ABD istihbaratının neyin tehdit ve herhangi bir tehdide karşı koymakta neyin doğru olduğu konusunda yarattığı bütün anlatının kabul edilmesi).
ABD'deki barış topluluğu içinde bazı analizciler var ve bunlar askeri, sanayi, kongre, istihbarat, medya, akademi, düşünce kuruluşu kompleksi hakkında bu ağların askeri sanayi kompleksten siyaset, üniversiteler, medya ve benzeri daha geniş topluma sızma biçimleri hakkında konuşuyorlar.
Bu konuda ülkelerin halen esneklik payı peşinde olduklarını düşünüyorum, çünkü ülkelerin çoğu gerçekte bu sahte “demokrasilere karşı otokrasiler” arasında bir tercih yapmak istemiyor. Bu ülkeler dünyadaki bütün güçlerle iyi ilişkiler sürdürmek istiyor. Esneklik payı peşinde olmaya devam edecekler, çünkü kendi baskıları ile karşı karşıyalar. Örneğin salgın, iklim değişikliği, gıda kıtlıkları, eşitsizlik ve benzeri. Şimdi ABD için dünya liderliği iddiasını zar zor yeniden ileri sürebilmek için biraz geç oldu.