10 Arap ülkesinde 23 bin kişiyle gerçekleştirdiği ankete göre, Arapların istikrarı demokrasiye öncelediğini ortaya koyuyor. Yani “önce istikrar sonra demokrasi” diyorlar.
Gazeteci İsmet Özçelik, CRI Türk’te Tuğçe Akkaş’ın hazırlayıp sunduğu “Dünya Postası” programına konuk oldu ve siyaset gündeminin dikkat çeken başlıklarını yorumladı.
Özçelik’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Tahran Zirvesi sonrası bölgemiz birden bire hareketlendi. Irak’ta, Suriye’de Doğu Akdeniz’de yaşanılanlar var. Sanki zirveye karşı bir sabotaj süreci başladı. Tahra Zirvesi’nde üç liderinde ‘Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Fırat’ın doğusundan çekilmeli’ mesajı çok etkili oldu. Bu açıklama doğal olarak ABD’lileri çok rahatsız etti.
İsrail devletinin önemli uzmanlarından Kudüs Strateji ve Güvenlik Enstitüsü Başkanı Efraim İnbar, ‘Doğu Akdeniz’de savaşa hazır olalım.’ dedi ve Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinden yola çıkarak, ABD-Yunanistan-Güney Kıbrıs ittifakının Türkiye’ye karşı savaş için hazırlık yapması gerektiğini savundu. Bu açıklama son derece ilginç. Efraim İnbar sıradan biri değil. İsrail’de sözü dinlenen önemli isimlerden biri. Bu isim ‘Doğu Akdeniz’de savaşa hazır olalım.’ diyor. Kim ile savaşa hazır olacakmış? ABD, İsrail, Yunanistan Güney Kıbrıs Rum Kesimi. Efraim İnbar’ın açıklamaları net ve sert. Böyle bir açıklama yapması ilginç. Türkiye’nin nasıl bir yanıt vereceğini düşünmüştüm ama yanıt gelmedi.
Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden ihracatının yeniden başlatılmasını içeren anlaşma Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'nun katılımıyla Dolmabahçe Ofisi'nde imzalandı. Bu krizin açılması bütün dünyaya nefes aldırdı. Özellikle de gıda ve tahıl konusunda Rusya ile Ukrayna’ya bağlı ülkelerde. Gelen son bilgilere göre de Ukrayna limanlarından üç gemi daha sevkiyat için hazırlıklar yapıyormuş.
RUSYA MERKEZ BANKASI’NDAN “PETROL” KARARI
Avrupa’da ‘Rusya’dan petrole tavan’ fiyat getirmeye başladılar. Yani ‘Rus petrolü şu fiyattan fazla olmayacak’ gibi. Rusya Merkez Bankası da hemen bir karar aldı ve Rus petrolüne tavan fiyat uygulayacak olan ülkelere petrol satmayacaklarını açıkladı. Ayrıca ‘G-7 ülkelerinin Rusya’yı enerji gelirlerinden mahrum bırakarak askeri harcamalarının finanse etmesini engellemeyi amaçlayan teklifin küresel petrol fiyatlarına yansıyacağı’ da belirtildi.
Rusya, ‘dostane olmayan’ ülkeler listesine 5 ülkeyi ekledi. Rusya listeye Yunanistan, Danimarka, Slovenya, Slovakya ve Hırvatistan'ı dâhil etti. Bu karar sonrası Avrupa’da rahatsızlık var. Avrupa ‘Nasıl böyle bir şey yaparsın?’ diye tepki gösterdi. AB Konseyi de yaptığı açıklamada ‘AB, dostane olmayan eylemlere ilişkin iddiaları, asılsız ve kabul edilemez bularak Rusya'yı bu tür tüm listeleri iptal etmeye çağırıyor. Bu karar, Rusya'nın AB ve üye ülkeleriyle tansiyonu artırmaya yönelik bir başka adımıdır.’ ifadeleri kullanıldı.
ARAP COĞRAFYASI DEMOKRASİYİ SORGULUYOR
ABD’de bir üniversite tarafından bir anket yapıldı. Bu anket Irak, Tunus, Libya, Moritanya, Filistin, Ürdün, Lübnan, Mısır, Fas ile Sudan’da 2021 ve 2022 yıllarında 23 bin kişiyle gerçekleştirilen ve Arap coğrafyasında yaşayan insanların demokrasiyi nasıl algıladıklarına dair bir araştırma. Verilen yanıtlarda Arapların, istikrarı demokrasiye öncelediğini ortaya koyuyor. Yani ‘önce istikrar sonra demokrasi’ diyorlar. Sonuçların, demokratik taleplerin öne çıktığı Arap Baharı’ndan 10 yıl sonra bu şekilde kamuoyuna yansıması bölgede demokrasi adına büyük bir hayal kırıklığı yaşandığını da gösteriyor.
Araştırmayı yapan kuruluşun direktörü Robbins, anket sonuçlarıyla ilgili ‘Demokrasinin mükemmel bir yönetim biçimi olmadığı ve her şeyi düzeltemeyeceği konusunda artan bir farkındalık var.” dedi. Ülkelerin kâğıt üzerinde demokrasiye sahip olmalarına rağmen halen ekonomik olarak zorluklarla mücadele ettiklerini belirten Robbins, insanların sahip oldukları sistemlerden bıktıklarını kaydetti. Ankete katılanların yarısından fazlası, ülkelerinin gerektiğinde işleri halletmek için kuralları esnetebilecek bir lidere ihtiyacı olduğuna inanıyor.
ABD bir süredir ‘Arap Baharı’ adı altında kendi istediği demokrasiyi ihraç etmeye çalışıyordu. Arap baharı dediğimiz ülkeler, Mısır, Irak, Libya, Suriye, Tunus gibi ülkeler. Bu ülkelere ‘demokrasi’ adına gelenler can güvenliği bırakmadı. Ekonomileri çökertildi. Varlık içinde yokluk çeker hale geldiler. Bunların hepsi ‘demokrasi’ adına oldu. Bunları yaşamış ülkeler ABD’nin demokrasi sözüne inanabilir mi? İnanmazlar. Bu sonuçlar ABD’lileri için ilginç olabilir ama benim için olmaz. Çünkü oralarda yaşadım. Yaklaşık 15 yıl bölgelerde yaşadım.
SANAYİDE COVID-19 ENDİŞESİ
Covid-19 vaka sayıları çok arttı. Herkes çok dikkatli olması lazım. İlgili mercilerin de önlem almasının zamanı geldi. Ortalıkta bir rehavet var ve bu rehavet tehlikeli bir boyuta doğru ilerliyor. Sanayide Kurban Bayramı dönüşü vaka sayılarında ciddi bir artış gözlemleniyor. Sektördeki vaka sayıları iş gücünün yüzde 20’lerine ulaştı. Bu çok yüksek bir rakam. Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Vakfı Vergi Platformu Başkanı Serkan Kumdakçı yaptığı açıklamada ‘Sanayi sektöründe yüzde 18-20 oranında Covid-19 salgını söz konusu. İşveren yeni iş gücü bulmakta zorlanıyor. Şu anda yaşanan sıkıntılardan en önemlisi bizce toplu taşımalarda maske uygulama zorunluluğunun kaldırılması. Bin tane işçi çalıştıran fabrika kendi servisini kullansa bile işçilerine maske taktırma konusunda zorlanıyor.’ dedi.”