Haber: Zülal Çelik
ABD, İngiltere ve Avustralya liderleri, California eyaletinin San Diego kentinde bir araya gelerek, nükleer enerjiyle çalışan denizaltı filosu planının detaylarını açıkladı.
ABD, İngiltere ve Avustralya Ekim 2021'de nükleer denizaltı teknolojisi alanında iş birliğini öngören AUKUS anlaşmasını imzaladı. Üç ülkenin isimlerinin İngilizcedeki kısaltmasından oluşan 'AUKUS' adlı anlaşmaya göre, Avustralya Adelaide'deki tersanelerde en az 8 nükleer enerjiyle çalışan denizaltı inşa edilecek.
Aradan geçen 18 aydan sonra, hafta başında bir araya gelen AUKUS liderlerinin açıklamalarıyla, 3 ülkenin ortak teknoloji kapasiteleriyle yeni nesil denizaltı olan SSN-AUKUS'un üretileceği kaydedildi. Bu olay, Guardian’ın haberine göre, 1968 Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’ndaki (NPT) bir boşluk kullanılarak, nükleer silah sahibi bir devletten, silah sahibi olmayan bir devlete parçalanabilir madde ve nükleer teknoloji transferi için ilk kez kullanılmasını gerçekleştirilmesi şeklinde yorumlandı.
İngiltere'nin yeni nesil denizaltıyı 2030 yılına doğru, Avustralya'nın ise 2030'lu yılların başlarında teslim alması planlanıyor.
Üstelik 2030'ların başlarında, ABD'nin Avustralya'ya 3 adet 'Virginia' sınıfı denizaltı satacağı, ihtiyaç duyulması durumunda da, Avustralya'ya 2 tane daha satılması da günde geldi. Avustralya, İngiltere'den sonra ABD’nin nükleer denizaltı teknolojisine kavuşan ikinci ülke olacak.
AÇIKLAMADA KONUŞULANLAR
ABD Başkanı Joe Biden, anlaşmayla ilgili yaptığı açıklamada “‘AUKUS alışılmadık bir isim ama güçlü bir ortaklık. Ülkelerimiz 18 ay önce AUKUS'u ilk kez açıkladığında, birlikte ne kadar ilerleme kaydedebileceğimize ve bunu ne kadar çabuk başaracağımıza kimse inanamazdı.”
ABD’nin bu proje için 4,5 milyar dolar ayırdığı bilgisini paylaşan Biden, üç ülkenin de Hint-Pasifik bölgesini “özgür ve açık” tutmaya kararlı olduğunu savundu. Biden “Bu yeni ortaklıkla, demokrasiler olarak kendi güvenlik ve gönencimizi koruyabileceğimizi, yalnızca kendimize değil tüm dünyaya ispatladık.” diye konuştu. Benzer şekilde İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da AUKUS Paktı’nın açıklanmasından bu yana geçen 18 ayda, küresel istikrara yönelik tehditlerin artışına hep birlikte tanık olduğumuzu ileri sürdü. Sunak, önümüzdeki iki yılda ülkesinin savunma bütçesini beş milyar sterlin artırma sözü verdi.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ise bu planın ülkeye 30 yıllık bir vadede 368 milyar Avustralya Doları (244 milyar Dolar) maliyeti olacağını, bunun Avustralya tarihinde bir kalemde yapılmış en büyük savunma yatırımı olduğunu söyledi.
ÇİN’DEN TEPKİ GECİKMEDİ: SOĞUK SAVAŞ ÖRNEĞİ
ABD, İngiltere ve Avustralya’nın bölgede gerilimi artıracak adımlarına Çin’den gecikmedi. Çin'in Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (IAEA) daimi temsilcisi Li Song, 10 Mart’ta ajansın Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, AUKUS nükleer denizaltı iş birliğinin ciddi nükleer yayılma riskleri oluşturduğunu, uluslararası nükleer silahların yayılmasını önleme girişimlerini baltaladığını, silahlanma yarışını teşvik ettiğini söyledi. Song, AUKUS nükleer denizaltı iş birliğinin ortaya çıkardığı nükleerin yayılma risklerini ele almak için IAEA'da açık şekilde tartışmayı ilerletme çağrısında bulundu.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, Bugün bir basın toplantısında bu konuya dair ciddi şekilde endişe duyduğunu ve kararlılıkla karşı çıktığını söyledi. Ayrıca üç ülke arasındaki nükleer denizaltı iş birliğinin ciddi bir silahlanma riski oluşturduğunu, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’nı ihlal ettikleri ifadesini kullandı. Daha önce bu konuya ilişkin, 'tipik bir Soğuk Savaş zihniyeti örneği' olduğunu ifade etti.
AUKUS: SİLAHLANMA VE NÜKLEERE YARIŞINA TEŞVİK
Çinli askeri uzmanlara göre, Üç ülkenin nükleer denizaltı ve askeri teknoloji iş birliği, Avustralya’yı ABD’nin “üssü” haline getirecek. Çinli askeri uzman Wei Dongxu Salı günü Global Times'a verdiği demeçte, program kapsamında Avustralya'nın riskleri kendisine ait olmak üzere ABD çıkarları için para ödeyen bir “kobay” gibi olduğunu söyledi.
Wei, ABD ve İngiltere’nin denizaltı teknolojilerini geliştirmek için Avustralya’yı bir test olarak kullandıklarını, sorunlar çıkması durumunda, ABD ve İngiltere'nin aradan sıyrılarak, maddi zararı Avustralya'ya ödetecekleri ifadesini ekledi.
Bununla birlikte AUKUS çerçevesinde Avustralya’nın oynadığı sadece Çinli uzmanlar değil Avustralyalı siyasiler de itiraz etti. Eski Avustralya Başbakanı Paul Keating, Anthony Albanese’nin AUKUS anlaşmasının, ülkenin en büyük savunma yatırımı olduğunu söylemesine karşın, bu anlaşmanın tarihin en kötü anlaşması olduğunu söyledi. Keating, video yöntemiyle katıldığı ulusal basın kulübü toplantısında yaptığı açıklamada, anlaşmanın gereksiz yere Çin'i hedef aldığını söyleyerek, 'ölümcül sonuçlar' doğurabileceğini belirtti.
NÜKLEER ENDİŞE ARTTI
AUKUS’un endişe yaratan diğer bir başlığı ise nükleer riski beraberinde getirmesi. Dünyada nükleer denizaltıya sahip olan ülkelerin ( ABD, İngiltere, Çin, Fransa, Hindistan ve Rusya) sayısı yalnızca altıyken, AUKUS’la projesiyle Avustralya, ABD ve İngiltere’nin yardımıyla yedinci ülke olacak.
Joe Biden, denizaltılarda nükleer silah yerine nükleer enerji vurgusu yapmış olsa da, Çin Silah Kontrolü ve Silahsızlanma Derneği başkan yardımcısı ve genel sekreteri Li Chijiang, Global Times'a verdiği röportajında AUKUS nükleer enerjili denizaltı programının tonlarca silah sınıfı nükleer malzemenin transferini içerebileceğini söyledi.
Çinli askeri uzman Song Zhongping Pazartesi günü Global Times'a, 'Avustralya'nın nükleer denizaltıları, ABD'nin küresel stratejik çıkarlarına hizmet eden, ABD nükleer denizaltı filosunun fiili bir dalı olacak.' yorumunda bulundu. Doğu Çin Normal Üniversitesi Avustralya Çalışmaları Merkezi direktörü Chen Hong da Global Times'a “Bölgede barış ve istikrar için bir saatli bomba olur. Avustralya, sırf ABD baskısı yüzünden bölgesel güvenliği sabote eden kategoriye girmemeli.” dedi.