Gazeteci Mehmet Ali Güller, CRI Türk’te Özgür Özbakır’ın sunduğu “Gün Ortası” programına konuk oldu ve siyaset gündeminin dikkat çeken başlıklarını yorumladı.
Güller’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“KÖŞELİ İFADELER KULLANILMAMAYA ÖZEN GÖSTERİLMİŞ”
“Altılı masanın ortak mutabakat metni iki yüz kırk sayfa ve birçok alanı kapsayan bir metin. Bu metnin yalnızca on iki sayfasının diş politikaya ayrılmasını, açıkçası zayıf buldum. Dış politika, milli savunma, güvenlik, terörle mücadele, göç ve sığınmacı politikaları, on iki sayfaya sığmış durumda. Bu seçimin iki temel konusu var; ekonomi ve sığınmacı sorunu. Bu iki konu, altılı masayı oluşturan partiler arasında tam mutabakat sağlanmış konular değil, özellikle sığınmacı konusu. Bu nedenle bazı konuları yumuşak bir şekilde geçiştirmeye ve köşeli ifadeler kullanmamaya özen gösterilmiş diyebiliriz.
“TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİĞİ KONUSUNU AŞMIŞ OLMASI GEREKİYORDU”
Metinde mutabakat sağlanan konuların başında, NATO’culuk ve AB’cilik geliyor. Haya olduğu herkes tarafından görülmüş bir AB üyelik hedefinin, hala altılı masanın bir hedefi olarak ön planda tutulmasını yadırgadım. Türkiye’nin bu konuyu aşmış olması gerekiyordu. Bu bakımdan Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı’nın, Atlantikçilik konusunda, temelde bir farklarının olmadığını görüyoruz. İki taraf da Batıcı bir yaklaşım gösteriyor.
“MİLLET İTTİFAKI, YENİ DÜNYAYI DOĞRU OKUYAMAMIŞ”
Altılı masanın metninde, ‘Shanghai İş Birliği Örgütü ile ilişkilerimizi, gerçekçi bir boyutta değerlendireceğiz.’ ifadesi var. Buradaki ‘gerçekçilik’ ifadesi, biraz tuhaf kaçmış. Türkiye’nin Shanghai İş Birliği Örgütü ile girdiği bir yol var ve Türkiye’nin bu örgüte üye olup olmaması dahi tartışılıyor. Millet İttifakı bu durumu pek de gerçekçi görmemiş ki, böyle bir ifade kullanılmış. Bu ifade, Millet İttifakı’nın yeni dünyayı doğru okumadığını gösteriyor. Dünya ekonomisinin yönü, çoktandır Asya-Pasifik’e kaymıştı, bir süredir siyaset de o yöne kaymaya başladı.”
