Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu.
Ömer Çelik, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Ege ve Akdeniz'de tansiyonu yükseltme çabası içerisinde olduklarını vurgulayarak, 'Maalesef bazı müttefiklerimiz de Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Yunanistan'daki üstlere silah yığarken ya da Güney Kıbrıs'taki silah ambargosunu 1 yıllığına kaldırırken genelde şöyle bir argümanı el altından ifade ediyorlar; ‘İşte Rusya'nın ortaya çıkardığı bu savaş tablosu karşısında bölge ülkelerini, NATO ülkelerini tahkim etmek' ile ilgili bir yaklaşım gibi ortaya koyuyorlar. Ama bu çok anlamlı bir durum ortaya çıkarmıyor, anlamlı bir tablo öğretmiyor. Çünkü Yunanistan elde ettiği bu desteği Türkiye'yi tehdit etmek için, Türkiye'yi taciz etmek için ve Türkiye'nin hak ve menfaatlerine dönük olarak tecavüzkâr bir tutum ortaya koymak için üretiyor. Yunanistan'a bu desteği verenlerin, Yunanistan'ın bu tehditkâr ve tavizkâr tutumu karşısında da gereken tavrı alması gerekiyor.' diye konuştu.
ONUR ŞENER CİNAYETİ
'Müzisyen Onur Şener'i öldürenlerin ikisinin kamu çalışanı olması nedeniyle farklı yorumlar yapılıyor. Değerlendirmeniz nedir?' sorusu üzerine Çelik, Şener'in hayatını kaybetmesinden büyük üzüntü duyduklarını belirterek, ailesine başsağlığı diledi.
'Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın, bütün MYK üyelerinin bundan dolayı büyük bir acı duyduğumuzu ifade etmek isterim.' diyen Çelik, Şener'in ailesini ziyaret ederek, yanında olacaklarını belirtti.
Çelik, 'Bu cinayetin, canavarca hislerle gerçekleşmiş olduğu çok açık. Biz bütün bu dava sürecini çok yakından takip edeceğiz. Canavarca hislerle bu cinayeti gerçekleştirenlerin gereken cezayı alması için sürecin takipçisi olacağız. Kuşkusuz yargı bağımsız bir şekilde konuyu inceleyecektir, gereken hukuki süreçler takip edilecektir. Biz de bütün bu süreci kendi açımızdan takip edeceğimizi bir kere daha ifade ediyorum.' dedi.
Cinayeti işleyen kişilerin hangi bakanlıkta çalıştığının, kamu görevlisi olup olmadığının polemik konusu edilmesinin bu acı karşısındaki duyarsızlığın bir örneği olarak gündeme geldiğini söyleyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İster özel sektörde çalışsın ister kamuda çalışsın ister şu kurumda çalışsın ister bu kurumda çalışın… Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'nin her yerinde de hiç istemesek de şu kurumdan, şu meslek grubundan, şu cinsiyette, şu kökenden bazı insanların maalesef bu tip canavarca işlere imza attıklarını görebiliyoruz. Lanetliyoruz, hepsinin Allah belasını versin, hukuk zaten gereğini yapacaktır ama tutup da doğrusunu söylemek gerekirse bu acı karşısında bile siyasi polemik üretmeye çalışanların; bundan şu bakanlık sorumludur, şu kurum sorumludur, bundan hükümet sorumludur gibisinden bir yaklaşım içerisine girmesinin bu acıyı ve cinayeti istismar etmekten başka hiçbir bir izahı yok.'