Çin Yeni Yılı Çin’de ve dünya genelinde neşe içinde kutlanırken, Tavşan Yılı’nın herkese uğur ve bereket getirmesi dilenirken, Amerika Birleşik Devletleri’nin California eyaletinde gerçekleşen bir saldırıyla mutluluk atmosferine ve o sevimli tavşan figürlerine kan bulaştı. 21 Ocak Cumartesi günü Los Angeles yakınlarındaki Çin Yeni Yılı’nı kutlayanlara yönelik saldırıda 11 kişi yaşamını yitirirken dokuz kişide yaralandı. Bu katliamın ardından eyalette gerçekleşen iki yeni silahlı saldırıda ise toplam yedi kişi hayatını kaybetti. Kanlı olaylar sonucu California’daki tüm Çin Yeni Yılı kutlamaları iptal edildi.
ABD ne yazık ki bireysel terör saldırılarının hiç eksik olmadığı bir ülke. Ülkenin herhangi bir bölgesinden benzer katliam haberlerinin gelmediği günlerin sayısı çok sınırlı. California’daki Çin Yeni Yılı katliamının bir nefret suçu olup olmadığı ya da saldırganın tek hedefinin Çinliler olup olmadığı henüz belli değil, çünkü saldırganın bir minibüs içinde ölü bulunduğu ve intihar ettiği açıklandı. Saldırının gerçekleştiği 60 bin nüfuslu “banliyödeki ilk Çin mahallesi” olarak bilinen Monterey Park bölgesinin sakinlerinin üçte ikisinin Asyalı olduğunu ve çok sayıda Çin restoranı ile Çin marketinin bulunduğunu da belirtelim.
KANLI BİR TARİHÇE
İstatistikler, ABD’nin 20. yüzyılın sonundaki suç oranının Avrupa’nın on katına çıktığını ve örneğin silah şirketi Smith&Wesson’ın satışlarının 19. yüzyıla göre iki kat arttığını, toplumsal eşitsizliğin giderek büyüdüğünü, 1970’lerden itibaren üniversiteye giden gençlerin, 1985’ten bu yana da üniversite mezunlarının sayısının giderek azaldığı bir ülke olduğunu gösteriyor. Bireysel silahlanmanın, diğer ülkelerle kıyaslandığında açık arayla en yoğun yaşandığı (listenin ikinci sırasında yüzde 50 düşük oranla Yemen var), her 100 kişi başına 120 silahın düştüğü ABD’deki şiddet olaylarının dünya gündeminden düşmeyen alt türünün okul ve market saldırıları olduğu da biliniyor.
Son olarak geçen 24 Mayıs’ta Texas eyaletinde bir ilkokulda 19 öğrenci ve iki öğretmenin öldürülmesiyle sonuçlanan saldırı dünyanın kanını dondururken, ABD tarihindeki benzer saldırıların çoğu unutulmuştu bile. California’daki kanlı saldırıların öncesinde gerçekleşen benzer katliamların belli başlılarını üzülerek anımsatalım:
-Michigan’da ilkokul saldırısı (1927): 45 ölü
-Texas’ta ilkokul saldırısı (1959): 5 ölü
-Texas’ta üniversite saldırısı (1966): 14 ölü
-California’da ilkokul saldırısı (1989): 5 ölü
-Arkansas’ta lise saldırısı (1989): 5 ölü
-Iowa’da üniversite saldırısı (1991): 5 ölü
-Oklahoma City’de kitlesel bombalama (1995): 168 ölü
-Oregon’da lise saldırısı (1998): 4 ölü
-Colorado’da lise saldırısı (1999): 13 ölü
-Pensilvanya’da ilkokul saldırısı (2006): 5 ölü
-Virginia’da üniversite saldırısı (2007): 32 ölü
-Nebraska’da market saldırısı (2007): 8 ölü
-Connecticut’ta ilkokul saldırısı (2012): 28 ölü
-Boston’da maraton saldırısı (2013): 3 ölü
-California’da üniversite saldırısı (2014): 6 ölü
-Orlando’da gece kulübü saldırısı: (2016): 50 ölü
-Florida’da lise saldırısı (2018): 17 ölü
-Texas’ta lise saldırısı (2018): 10 ölü
-New York’ta market saldırısı (2022): 10 ölü
-Virginia’da market saldırısı (2022): 7 ölü.
-Texas’ta ilkokul saldırısı (2022): 21 ölü.
GENETİK VE TARİHSEL KODLAR
California’da son 11 kişinin ölümüyle sonuçlanan son saldırının failinin 72 yaşında olduğu belirtiliyor. Ama özellikle okul saldırılarını gerçekleştirenler çoğunlukla gençler. ABD’de lise çağındaki gençlerin de kolayca silah satın alabilmesi, bireysel silahlanmanın çılgınlık düzeyine varması gibi etkenler bir yana; faillerin psikolojik profili kadar ülkenin tarihsel profili de önem kazanıyor bu kara tabloda. Halen dünyanın en genç devletlerinden biri olmasına karşılık içeride ve dışarıda savaşsız, kansız, katliamsız tek bir gün geçirmemiş olan ABD’nin genetik kodlarının da bu kanlı tarihte büyük payı var hiç kuşku yok ki.
Tunca Arslan
Discussion about this post