Global Times / Xin Ping
Hint-Pasifik Stratejisi, Taiwan'a silah satışları, milletvekillerinin birbiri ardı sıra ziyaretleri ve Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin dünyanın dikkatini çeken ve tartışmalara neden olan kışkırtıcı ziyareti doğal olarak Çin’in güçlü biçimde kınama ve kararlı tepkisine yol açtı. Bütün bu şovlar Taiwan sorununda odaklanıyor.
Dünyada sadece tek bir Çin var ve Taiwan da Çin’in bir parçası. 1943’de Kahire Deklarasyonu Japonya'nın Çin'den çaldığı bütün toprakların Taiwan dâhil Çin'e geri verilmesi gerektiğini açıkça ifade etti. 1971’de Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun 26. Toplantısında 2758 sayısı karar kabul edildi. Bu karar Çin Halk Cumhuriyeti’nin temsilcilerinin Çin’in BM’deki tek yasal temsilcisi olduğunu kabul etti.
İki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri düzenleyen üç Çin-Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ortak açıklaması açıkça “ABD Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti Çin Hükümetinin tek yasal temsilcisi olarak kabul ettiğini. Bu bağlamda, ABD halkının Taiwan halkı ile kültürel, ticari ve diğer gayriresmi ilişkilerini sürdüreceğini” açıkça belirtti.
ABD “TEK ÇİN” POLİTİKASINI İHLAL ETTİ
Pelosi'nin Taiwan'a kışkırtıcı ziyareti yukarıda anılan bütün belgelerin ve ABD'nin “Tek Çin” politikasına bağlılığının açık ihlalidir. Önceden açık bir resmi açıklama olmadan ABD yönetiminin üçüncü yüksek düzey yetkilisi askeri bir uçakla Taiwan’a sızdı. Kendisini Taiwan'ın ana karadan ayrılmasının peşinde koşan Taiwan Demokratik İlerici Partisi tam protokolle karşıladı. Bu ziyaretten sonra Pelosi basın toplantısında “Bütün ülkelerde, ülke liderliğiyle görüşürüz.” dedi ve “Taiwan'ın dünyadaki en özgür ülkelerden biri olduğunu” söyledi. Ancak, ABD hükümeti hala ziyaretin “kendi ‘tek Çin politikalarıyla’ uyumlu olduğunda” ısrar ediyor. Pelosi'nin ziyareti ABD'nin Çin’i kontrol altına alma planı ve stratejisini tamamen gözler önüne serdi. ABD uzun zamandır “Taiwan kartıyla” oynuyor ve Çin'le artan gerginlik ortamında gerilimi tırmandırma politikası izlemeye karar verdi.
ABD, Taiwan'ı Hint-Pasifik Stratejisi için batırılamaz bir uçak gemisi haline getirmeye çalışıyor. 17 Ağustos 1982’de imzalanan ABD ve Çin Halk Cumhuriyeti Ortak Açıklaması’nda ABD'nin “Taiwan'a, bir süre içinde nihai bir çözüme gitmek üzere silah satışını düzenli olarak azaltmaya niyetli olduğu” yazılı olmasına rağmen, Çin için bir “oklukirpi” haline getirmek için Taiwan'a silah satmaya devam ediyor. ABD meclis üyeleri hatta ABD'nin Taiwan politikasını değiştirecek bir yasa çıkarmaya çalışıyor. Bu yasa Taiwan'ı büyük bir NATO dışı müttefik olarak belirlemeyi, ona güvenlik yardımı olarak 4,5 milyar dolar vermeyi ve Taiwan'ın uluslararası örgütlere kalıtımını desteklemeyi öngörüyor. Pelosi Taiwan'a yaptığı kışkırtıcı ziyaret sırasında bu ziyaretin biden yönetiminin Hint-Pasifik Stratejisi’nin bir parçası olduğunu söyledi. Bu strateji asla bölgesel iş birliği için kapsayıcı ve açık bir girişim değil, aksine yeni bir soğuk savaşın bir parçası olarak Taiwan'ı Çin'e karşı bir köprü başına dönüştürmeye çalışan sinsi bir plandır ve bölgede barış ve istikrarı zayıflatıyor.
ABD’NİN İDEOLOJİK ÇATIŞMA GİRİŞİMİ
ABD, Taiwan'ı Çin'den ayırmak için ideolojik çatışma numarasını kullanmak istiyor. Pelosi ziyareti sırasında, Taiwan'ı ideolojik bir şekilde ana vatanı Çin’e karşı çıkarmaya çalışarak, kıta Çin’ini “otokrasi” Taiwan'ı ise “demokrasi” olarak tanımladı. Yine, Pelosi ABD “ahlakçılarının” yapmaya devam ettiği aynı hatayı yaptı. Eğer Pelosi gerçekten demokrasi ve insan haklarını düşünüyorsa, neden ABD ordusunun vahşice yüzbinlerce masum sivili öldürmesinden pişman olduğunu ifade edebileceği ve ABD'nin BM Sözleşmesi ve uluslararası ilişkilerin normlarını ihlal etmesinden kaynaklanan bu tür mezalimlerin tekrarlanmasını engellemeye söz verebileceği Afganistan, Irak, Suriye ya da Libya'yı ziyaret etmiyor. Özetle ABD, Taiwan Boğazı’nın iki yanı üzerine “Amerikan değerlerini” empoze etmeye çalışıyor ve iki taraf arasında siyasi nefret ve ideolojik farklılık yaratmaya çalışıyor.
ABD ayrıca Çin ana karası ile Taiwan arasındaki ekonomik bağları da kesmeye çalışıyor. Pelosi ziyareti sırasında Taiwan Yarı İletken Üretim Şirketi (TSMC) başkanı Mark Liu ile görüştü. ABD, TSMC’yi ABD'de fabrika açmaya ve gizli bilgilerini vermeye zorladıktan sonra, 280 milyar dolarlık bir yasa çıkardı ve Çin ana karasını dışlayan ve çip endüstrisinin gelişmesini engelleyen ABD, Japonya, Güney Kore ve Taiwan'ı içeren “Chip 4” planına önayak olmaya çalıştı. ABD'nin yapmaya çalıştığı şey şu; hiç yoktan bir çatıma yaratmak, suçlar yaratmak ve ardından kurbanları sanık sandalyesine koymak. Ama dünya bunu tümüyle gördü. Bu adanın geleceği hakkında söz sahibi olan Taiwan Boğazı’nın iki yakasındaki halktır, asla ve asla Amerikalı politikacılar ya da “Taiwan bağımsızlıkçısı” ayrılıkçı güçler değil.