Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden ve Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy arasında cumartesi günü ABD borç tavanının yükseltilmesine yönelik bir 'prensip anlaşmasına' varıldı. Biden yaptığı açıklamada, borç limitinin bir sonraki seçim sonrasına kadar iki yıl süreyle yükseltilmesi karşılığında harcamaları 2024 yılı için sabit tutacak ve 2025 yılı için sınırlamalar getirecek olan uzlaşma anlaşmasının 'ileriye doğru atılmış önemli bir adım' olduğunu ve felaketle sonuçlanabilecek bir temerrüdü önlediğini söyledi.
Önümüzdeki günler hem Biden hem de McCarthy için başka bir sınav olacak; her ikisi de oylamaya gidildiğinde Temsilciler Meclisi ve Senato'dan geçmesini sağlamak için kendi partileri içinde anlaşma için yeterli desteği toplamak zorunda. Bunun başarılamaması ABD ekonomisini sarsacak ve milyonlarca ABD vatandaşının mali güvenliğini tehdit edecektir. Anlaşma geçse bile, ABD halkı artık politikacılarının kendi partizan çıkarları için tüm ulusu gasp etmeye hazır olduklarından şüphe duymamalıdır.
BÜYÜK BİR UTANÇ KAYNAĞI OLUR
Borç yükümlülüklerini yerine getirememesi de ABD için büyük bir utanç kaynağı olacaktır. CNN'in yorumladığı gibi, 'Dünyanın geri kalanının ABD'nin borçlarını ödeyip ödemeyeceğini merak etmesi olağanüstü bir senaryodur' ve borç yükümlülüklerini yerine getirmemek 'Washington'un uzun vadede güvenilir küresel liderlik iddialarını ciddi şekilde zedeleyecektir'. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen cuma günü Kongre'ye bir mektup yazarak, Kongre'nin 5 Haziran'a kadar borç tavanını yükseltmemesi ya da askıya almaması halinde bakanlığının parasının tükeneceğini söyledi. Bu durum 1 Haziran olan son tarihi uzatsa da, geriye fazla bir esneklik kalması pek olası değil.
Capitol Hill'dekiler, kendi yarattıkları ekonomik ve mali bir felaketten kaçınmak istiyorlarsa, diğer tarafa puan kazandırmaya çalışacak zaman lüksüne sahip olmadıklarını anlamalıdırlar. Bu felaket sadece milyonlarca sıradan Amerikalının hayatını mahvetmekle ve ABD'nin kredi notuna zarar vermekle kalmayacak, aynı zamanda ABD'nin hegemonyasının bir ayağı olan ve sürdürmek için büyük çaba sarf ettikleri ABD dolarının rezerv para birimi statüsü üzerinde de olumsuz bir etki yaratacaktır.
Borç tavanı tartışması, iki partide de radikallerin geniş çaplı bir kargaşa ve yıkıma yol açmasını önlemeye yetecek kadar ılımlı olup olmadığının bir testi haline gelmiştir.