Bu yıl 1992 Los Angeles olaylarının meydana gelmesinin 30. yıl dönümü. 30 yıl önce Kaliforniyalı Afrika kökenli bir ABD vatandaşını darp etmekle suçlanan dört Los Angeles polisinin mahkemede suçsuz bulunarak salıverilmesi üzerine 1992 Los Angeles olayları başlamıştı. Olaylar 60 kişinin ölmesi ve 2 binden fazla kişinin yaralanmasıyla sonuçlandı. Günümüzde sistematik ırkçılık, yine Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) en büyük sıkıntılarından biri. İnsan hakları ihlal edilen Afrika, Latin Amerika ve Asya kökenli Amerikalılar, Amerikan yerlileri ve Müslümanlar dahil olmak üzere çeşitli azınlık etnik grupları, siyaset, ekonomi, eğitim ve istihdam alanlarında yine ırkçılığın kurbanı durumunda. İki yıl önce medyana gelen “Siyahların Hayatı Önemlidir (Black Lives Matter)” olayı, zaten bu gerçeği doğruladı.
ABD’de bir milyondan fazla kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Yani her 330 ABD’liden biri Covid-19 sebebiyle canını yitirdi. Bu gerçek, ABD’li siyasetçilerin insanın yaşam hakkını görmezden gelerek salgının yayılmasına karşı hiçbir şey yapmadıklarının kanıtıdır.
Haber kanalı Sky News’in ABD’nin Silahlı Şiddet Arşivi internet sitesi tarafından yayımlanan bilgilere dayanarak yaptığı habere göre, Teksas eyaletindeki bir ilkokuldaki silahlı saldırının meydana gelmesinden bu yana geçen iki haftada ABD genelinde 650 silahlı şiddet vakası yaşandı. Bu olaylarda 23’i çocuk toplam 730 kişi hayatını kaybetti.
Amerikan Pediatri Akademisi (AAP) ve Çocuk Hastaneleri Birliği (CHA) tarafından 6 Haziran’da yayımlanan rapora göre son 4 hafta içinde ülkede Covid-19’a yakalanan çocukların sayısı 400 bini geçti. Çocuklar, ABD’nin insan haklarının kötüleşmesinin kurbanı oldu.
İnsan hakları fenerini tutarak gururla yürüyen ABD, artık fenerin altındaki karanlıkta göremiyor. Bununla beraber ABD, kendi silah satıcılarına para kazandırmak üzere başka ülkelerin içişlerini karıştırarak sürekli dünyada çatışmalar yaratmaya çalışıyor. ABD, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmalara karşı yangına körükle giderek Ukrayna’ya ağır silah sağlıyor ve askeri-sanayi kompleksine haksız para kazandırıyor. İşte tüm bunlar şu an ABD’de, yeni bir Sefiller’in yaşanmasına neden oldu.
