CRI Türk Dış Haberler Servisi
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) farklı gerekçelerle ve değişik zamanlarda farklı coğrafyalara yaptığı yığınak uluslararası ilişkileri militarize etmeye devam ediyor. Washington yönetimi kimi ülkelerdeki askeri varlığına son vermek zorunda kalmasına rağmen tahminlere göre ABD’nin ana kıtası dışında 750 askeri üssü ve 320 binden fazla askeri bulunuyor.
ABD’nin 2011’den itibaren başta Irak ve Afganistan’dan büyük ölçüde çekilmeye başlaması ve Çin’i çevreleme politikasına yönelmesi ile en fazla Amerikan askerinin ağırlık bölgesi Pasifik bölgesi oldu. ABD’nin Çin’e karşı ön cephe olarak görmek istediği Japonya’da 60 bin 920, Kore Cumhuriyeti’nde (Güney Kore) ise 29 bin 220 askeri bulunuyor. Amerikan ordusunun bombardıman uçaklarının konuşlu olduğu Guam Adası’nda da 11 bin 220 asker bulunurken, varlık gösterdiği diğer ülkeler arasında Avustralya, Tayland, Filipinler başı çekiyor. Bununla birlikte doğrudan bir ülkede konuşlu olmayıp ABD uçak gemileri ve bunlara eşlik eden gemilerde de yüz binlerce askerin görev yaptığı biliniyor.
ABD DÜNYAYI KARAKOLA ÇEVİRDİ
Dünyayı dev bir karakola çevirme niyetinden vazgeçmeyen ABD’nin endişe kaynağı ise Çin’in Solomon Adaları ile yaptığı 1 güvenlik anlaşması. ABD Başkanı Joe Biden, Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardem ile düzenlediği basın toplantısında Çin’in Pasifik’teki “ihtirasından” endişe ettiğini söyledi. Buluşmanın ardından yayımlanan ortak bildiride de Çin ve Solomon Adaları arasındaki anlaşmanın bölgede “stratejik dengeyi” değiştirebileceği ileri sürüldü.
İki egemen ülke arasında güvenlik anlaşmasını meşru kabul etmeyen yönelim ABD’nin zihin dünyası hakkında ipuçları veriyor. Washington yönetiminin esas derdinin bölge değil kendi “stratejik dengesi” olduğu açık. Zira Pasifik’te bahsedildiği üzere bir “stratejik denge” değil ABD ve Avustralya’nın uzun süreli hegemonyası bulunuyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında bölgeyi bir deniz ön cephesi olarak kurgulayan Amerika bölgede nükleer bomba testleri yapabilecek düzeye geldi. Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından Güney Pasifik bölgesinin değeri azalırken ABD kademli olarak büyükelçiliklerini kapatmaya başladı.
AMAÇ ÇİN’İ ÇEVREMELE STRATEJİSİ
ABD’nin bugün bölgeye dönük yeni angajmanının arkasında ise Çin’i çevreleme politikası bulunuyor. Beyaz Saray’ın ilk amacı ise Beijing ve bölge ülkeleri arasındaki iş birliği engellemek. Çin Normal Üniversitesi Yeni Zelanda Çalışmaları Merkezi Direktörü Chen Hong, Biden’ın son açıklamalarının “ABD’nin Hint-Pasifik Stratejisi” çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Washington yönetimi şubat ayında yayımladığı Hint-Pasifik Strateji belgesinde Çin’in çevresindeki stratejik ortamı değiştirme niyetini gündeme getirmiş ve bu doğrultuda ekonomik, diplomatik ve askeri tüm enstrümanların kullanılacağı sinyalini vermişti.